Thursday, April 6, 2023

Dijital Günlük- Kayıplarım

                



                               ''Belki de bizi acı çekmek kurtaracak.'' Arkada seyre devam eden ama asla dikkatimi veremediğim filmden duyduğum cümle. Aklıma kazınan sözcükler. Arkada bir film oynuyor ve ben sadece bu cümleye kulak kesilebiliyorum. Hala da arkada devam ediyor mesela. Ama ben burda yazı yazıyorum. Ne kapatıyorum filmi yazıma daha iyi odaklanabilmek için ne yazıyı bırakıyorum filmi izleyebilmek için. Her işim yarım yamalak, son 2 aydır. Çünkü tam iki ay oldu bugün. Dilde söylemesi oldukça kolay yaşanması bir hayli zor. 

                               Sahi yola nasıl devam edilir? Yaşam tekrardan nasıl kurulabilir? Acılar nasıl hafifletilir? Yas geçebilir mi? Bu süreç zararsız atlatılabilir mi? Bilen varsa söylesin çünkü ben çok tıkanıyorum bu sorularda. Kayboluyorum. 2 aydır gerçek mi yoksa hayal mi diye gidip geldiğim bu ikilemde çıkmaza girdiğim onca anlarım oldu. Keşkelerim neredeyse hiç bitmedi ve üzüntüm gözyaşlarımla birleşti. Başkaları bu süreçte ne yaptı nasıl atlattılar ya da hala nasıl bir mücadele içindeler gerçekten bilmiyorum. Tek bildiğim her yönü ile çok zor olduğu. 

                                Bu süre zarfında çok düşünme fırsatım da oldu aslında hayatımı gerçekten böyle mi yaşamak istiyorum, ben gerçekten yola böyle mi devam etmeliyim, yaptıklarımdan mutlu muydum, daha farklı geçebilir miydi, şimdi ölsem en büyük keşkem ne olurdu, hayallerim gerçekten ulaşılması zor mu yoksa ben mi büyütüyorum?.. Babam böyle pasta yapmayı nerden öğrendi deyip en son susuyorum. Neyse ki asla yapmıyor, benim yaptıklarım da pek güzel olmuyor. Ama hayat böyle bir yermiş ve hemen bitebilirmiş. Ölüm aslında çok uzak değilmiş ve planladığımız kadar zamanımız da olmayabilirmiş. Bir gün eksik kalan şeylere bu kadar üzüleceğim aklıma dahi gelmezdi ama üzülüyormuş işte insan. Ertelediğim her gün her saat her dakika aslında anlamsızmış. İmkan varsa yapılmalıymış çünkü 'geç kalınmışlık'ın pek bir geri dönüşü yokmuş. Çok umutsuzca devam ediyorum sözlerime evet, o yüzden şunu da ekleyeyim satırlarıma ölümden başka her şeyin çaresi bulunuyormuş. Ve insan alışabiliyormuş. Cidden! Denendi ve kesinlikle onaylandı. Bunu gönül rahatlığıyla buraya yazabilirim çünkü teselli edercesine yazmıyorum, bu hayatta çoğu şeyini kaybetmiş biri olarak yazıyorum. Öyle şeyler deneyimledim ki maalesef asla deneyimlemek istemediğim, öyle şeyler gördü ki bu gözler buna sığınarak yazıyorum buraya. 

                                Şimdi toparlanma zamanı. Aslında geçtiğim zamanlardan en sancılı olanı ama dediğim gibi ölümden başka her şeye çare bulmalıyım. Hayat akıyor; bana, sana, bize, olumsuzluklara ve tüm kötülüğe rağmen. Yer açmam lazım. Tekrar oldurmam lazım. Bu yazıyı yayınlamam ve dile dökmem lazım. Her şey lazım yani. Her şey tekrar olabilecekmiş gibi...

No comments:

Post a Comment

Marka Etiketi Üzerine

                             Kendimize çektirdiğimiz işkencelerden notlar bırakmak istiyorum buraya. Sırf onay ve kabul almak için girdiğimi...